İnsani Yardım Sivil Toplum Kuruluşları

İnsani yardım faaliyetleri, her ülkede olduğu gibi Türkiye’nin sivil toplum kuruluşlarında da önemli bir yere sahiptir. İnsani sorumluluk adı altında yürütülen bu faaliyetlerin daha sağlıklı, düzenli ve koordinasyon hâlinde sürdürülebilmesi için zamanı yakalayabilen, nitelik artırıcı çalışmalar yapmak gereklidir. İnsani ve sosyal yardım faaliyetlerinin niteliksel değerlerinde yükseliş sağlayabilmek için faaliyet alanlarındaki niceliksel değişimleri incelemek ve çeşitli analizlerde bulunmak son derece önemlidir. 


Türkiye’deki STK artışının son 10 yıl içerisindeki seyri incelendiğinde 2014 yılına kadar düzenli artış görülmekte ancak 2014-2017 yılları arasında ise kademeli bir düşüş gözlemlenmektedir. Artış nedeni olarak ekonomik ve sosyal refahın yükselişi gösterilebileceği gibi toplumsal bilincin gelişmiş olması da nedenlere dâhil edilebilir. 2014-2017 yılları arasındaki düşüşün olası nedenleri, bu çalışma kapsamı dışında kalacağı için ele alınmayacaktır. Ancak özellikle 2016-2017 yılları arasındaki düşüş, Türkiye’de gerçekleşen FETÖ darbe girişimi sonrasında atanan kayyumların ve vakıf-dernek kurulmasına dair getirilmiş olan kısıtlayıcı önlemlerin sonucudur. 



Grafik: Grafik 7. Yıl İçinde Kurulan Yeni Vakıf Sayıları (2010-05.08.2020)

Kaynak: Vakıflar Genel Müdürlüğü, 2020. https://cdn.vgm.gov.tr/genelicerik/genelicerik_945_290519/06-yil-icinde-kurulan-yeni-vakif-sayilari-2001-050.pdf  adresinden erişilmiştir.


FETÖ örgütü, maddi birikim ve faaliyetlerinin kahir ekseriyetini “hayır ve insani çalışma” ismi altında gerçekleştirdiği için devletin mercek altına aldığı kısım, hayır ve insani yardımlara yönelik vakıf-dernek kuruluşları olmuştur. Bu nedenle vakıf-dernek kurumları için yapılan yeni düzenlemeler, insani yardım faaliyetleri için kurulan vakıf ve dernek sayısında da düşüşe neden olmuştur. 2018 yılı sonrasında ise keskin bir düşüş gerçekleşmiş, 2020 Ağustos ayına kadar kurulan yeni vakıf-dernek sayısı 47’ye kadar düşmüştür. Bunun nedeni olarak vakıf olgusuna dair toplumsal güvenin kaybedilmiş olması belirtilebilir. Buna ilaveten düşüşün nedenleri arasında Covid-19 virüsünün etkisini de unutmamak gerekir.


Türkiye’deki derneklerin faaliyet alanlarına göre dağılımı incelendiğinde insanı yardım gerçekleştiren derneklerin sayısı 5.543, sağlık alanında faaliyet gösteren derneklerin sayısı ise 2.641’dir. Yani tüm dernekler içerisinde insani yardım faaliyetlerinin oranı %4,5 iken sağlık, yaşlı ve çocuklara yönelik faaliyetler, eğitim ve araştırma faaliyetleri dâhil edildiğinde yardım oranı %8,5’e yükselmektedir. İnsani yardım dışında zikredilen faaliyetlerin içerisinde burs, geçim desteği vs. bulunduğu için “yardım” başlığı altında değerlendirilmesi yanlış olmayacaktır (İçişleri Bakanlığı, 2020).


Türkiye’de “yardım” alanını hedefleyerek kurulmuş vakıf ve derneklerin hedef kitlesine bakıldığında ilk sırada çocuk ve gençler gelmektedir. Bu gruba hitaben eğitim bursu, okul inşası, eski okulların restorasyonu, kitap yardımı vb. faaliyetler gerçekleştirilmektedir. Bu noktada zikredilmesi gereken bir diğer önemli husus, “engelliler” kitlesi için yürütülen faaliyetlerdir. Engelliler için yürütülen faaliyetlerin büyük bir kısmı eğitim alanındadır. Bu nedenle vakıf ve derneklerin gündemini yoğun biçimde işgal eden hususların başında eğitim gelmektedir. Eğitimin yanı sıra İHH gibi birçok sivil yardım kuruluşunun çalışma faaliyetleri; mülteci desteği, geçim yardımı, yetim, sağlık çalışmaları, kuyu açma, doğal afet vs. şeklindedir. Bu konular içerisinde en çok faaliyet yürütülen alan ise mülteci geçim yardımı ve yetim yardımıdır. Yetimlere yönelik gerçekleştirilen temel faaliyetlerden biri de yine eğitim alanındadır. Bu nedenle STK’ların yardım faaliyetlerine yönelik yapılacak detaylı çalışmalarda üzerinde ehemmiyetle durulması gereken konu eğitimdir. 


Derneklerin faaliyet alanına göre yıllık sayısal değişimlerine dair detaylı veri bulunamamıştır. Ancak çeşitli devlet kurumları tarafından paylaşılmış, 2018 ve 2020 yıllarını kapsayan raporlar içerisinden derneklerin faaliyet alanlarına dair sayısal iki önemli veriye ulaşılmıştır. Bu verilere göre 2018 yılında insani yardım derneklerinin sayısı 5.627 iken (Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Bakanlığı, 2018) 2020 yılında bu sayı 5.543’e düşmüştür.  (İç İşleri Bakanlığı, 2020). Bu düşüşe ilave edilebilecek bir diğer önemli husus ise Grafik 2 ‘de ortaya konulduğu üzere yeni vakıfların 2015-2019 yılları arasındaki “Sosyal Hizmetler” ve “Hayır İşleri ve Gönüllü Faaliyetler” alanındaki giderlerinin, bir başka deyişle harcamalarının düşüş gösteriyor oluşudur. Vakıf ve derneklerin kapatılması, sayılarda bu denli düşüşe neden olmamalıdır. Zira vakıf sayısındaki düşüş, yardım alanındaki ihtiyacı ortadan kaldırmış olmamaktadır. Bu nedenle yeni kurulmuş olan vakıfların, yardım alanında kapatılmış olan vakıf ve derneklerden oluşan boşluğu doldurması ve böylelikle giderlerinde artış göstermeleri gerekirken verilerin ortaya koyduğu ise beklenenin aksine yardım harcamalarında düşüş gerçekleştiğidir. 


İnsani yardım noktasında bir diğer önemli husus, fark yaratan faaliyetlerdir. Özellikle Turkcell ve Vodafone gibi telekomünikasyon şirketlerinin sürekliliğini sağlayarak gerçekleştirdikleri projeler toplumda büyük ilgi görmüştür. Turkcell’in “Kardelenler” projesi ile geçim sıkıntısı çeken kızlar ile yetim kızların eğitim masraflarını karşılaması ve dijital yardım ile tablet vs. temin etmesi, fark yaratan bir proje olarak zikredilebilir. Hakeza Vodafone’un “Düşler Akademisi” isimli projesi ile engelli gençler için eğitim, spor ve sanat faaliyetlerine yönelik kurslar gerçekleştirmesi, fark yaratan projeler için önemli bir örnek olarak gösterilebilir. 


Sonuç olarak Türkiye’de son 10 yıl içinde yeni vakıf ve dernek kuruluşunda düşüş gözlemlenmiştir. İnsani yardım alanında hizmet veren vakıf ve derneklerin sayısında da bu paralellikte düşüş gözlemlenmiştir. İnsani yardım kapsamında gündemde olan konular; mülteci desteği, geçim yardımı, yetim, sağlık çalışmaları, kuyu açma, doğal afet vs. şeklindedir. Bu hususlarda ağırlıklı olarak ortaya konulan eğitim alanında icra edilen yardımlardır. İnsani yardım konusunda dikkati çeken önemli bir diğer husus, faaliyetlerin maddi ve niteliksel olarak önemli kısmı İHH gibi kuruluşu eskiye dayanan kurumlarda gözlemlenmektedir. Bu nedenle “Sivil Toplum kuruluşlarında Yardım” konusu araştırmaları yapılırken araştırmayı köklü kurumlar üzerinden gerçekleştirmek daha sağlıklı ve nitelikli sonuç elde etmeyi sağlayacaktır. Yardım faaliyetleri için yeni, farklı ve öne çıkan faaliyetler içinse “Kardelenler” ve “Düşler Akademisi” projeleri örnek göstermek mümkündür.



Grafik 8. Yeni Vakıfların Amaçlara Göre Giderleri 2015-2019

Kaynak: Vakıflar Genel Müdürlüğü, 2015-2019. https://cdn.vgm.gov.tr/genelicerik/genelicerik_945_290519/13-yeni-vakiflarla-ilgili-secilmis-veriler-2015-20.pdf  adresinden erişilmiştir.