Logo
Geçmişten Günümüze: 100. Yılında Tevhid-i Tedrisat Seminerini Gerçekleştirdik

Geçmişten Günümüze: 100. Yılında Tevhid-i Tedrisat Seminerini Gerçekleştirdik

Kategori: EPAM Tarih: 02 Mayıs 2024

EPAM Seminerleri kapsamında Geçmişten Günümüze: 100. Yılında Tevhid-i Tedrisat seminerini gerçekleştirdik. Seminerde, Türk eğitim tarihinde dönüm noktalarından biri olarak kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun gerekçeleri, içeriği ve kaynaklık ettiği uygulamalarla birlikte günümüz eğitim sistemine etkileri konuşuldu. EPAM Direktörü Doç. Dr. Ayhan Öz’ün takdimiyle başlayan programda Yıldız Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Gündüz konuşmalarını gerçekleştirdi. 
 

Gündüz, Tevhid-i Tedrisat kanununun ilan edilmesi sürecinde öğretim birliğine ihtiyaç duyulmasının nedenleriyle birlikte eğitimde millileşmek temasının nasıl bir değişikliğe yol açtığını etraflıca ele aldı. Ayrıca, Osmanlı İmparatorluğu'ndan Cumhuriyet'e geçiş sürecinde eğitim sisteminin yaşadığı genel değişimler ve bu sürecin ardındaki düşünsel akımlar konuşuldu.
 

“Cumhuriyet’in ve eğitim sisteminin zihniyet ve karakter zeminini oluşturduğu ileri sürülse de kanun üzerine yeterli sayıda, geniş çaplı araştırmanın ve tartışmanın olmaması ilginçtir.”

 

Prof. Dr. Mustafa Gündüz, Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun temel hedeflerini aktarırken kanunda yer alan beş temel maddenin var olan eğitim sisteminde nasıl bir değişim ön gördüğünü anlattı. Kanunda muğlak ve netleştirmesi gereken kısımlar olduğunu belirten Gündüz, bu belirsizliğin günümüzde din derslerinin müfredattan kaldırılmasına değin hala bazı sıkıntılara neden olduğunu söyledi. Bu kapsamda, eğitim sistemine ulusal bir kimlik kazandırması, laik ve bilimsel bir temele oturtulması gerekçesiyle toplumsal modernleşmeye katkı sağlaması beklenen kanunun ihtiyaçları karşılayıp karşılamadığının irdelenmesi gerektiğini ekledi. 

 

“Kanunun, sıklıkla laiklikle ilişkilendirilmesine karşın maddelerde ne laiklik söylemi ne de tercih edilecek eğitimin mahiyeti belirgindir.”

 

Hem dönemindeki hem de günümüzdeki bakış açılarıyla, Tevhid-i Tedrisat Kanunu'nun olumlu ve olumsuz yönleri üzerinde kapsamlı bir çerçeve çizildi. Kanunun getirdiği düzenlemelere yönelik eleştirilerin de yer aldığı seminer katılımcıların soruları çerçevesinde de tartışılarak sona erdi.

 

İlgili İçerikler

Zorunlu Eğitimde Yabancı Dil Öğretimi Çalıştayı Sonuç Raporu

Yabancı dil eğitimi, bireylerin günümüz dünyasında kültürlerarası diyalog kurabilmeleri, uluslararası düzeyde etkili iletişim becerileri kazanabilmeleri ve dil yetkinliklerini geliştirebilmeleri açısından büyük önem taşımaktadır. Ancak Türkiye'deki zorunlu eğitimde uygulanan yabancı dil öğretim yöntemleri, genellikle etkili eğitim yaklaşımlarından uzak kalmakta; bu da öğrencilerin dil öğrenme süreçlerinde çeşitli zorluklara yol açmaktadır. Müfredatın yeterliliği, öğretmenlerin mesleki donanımı, ölçme-değerlendirme uygulamalarındaki sınırlılıklar ve dijital araçların sınıf içi kullanımındaki eksiklikler, dil öğreniminin verimliliğini etkileyen temel unsurlar arasında yer almaktadır. Bu rapor, "Zorunlu Eğitimde Yabancı Dil Öğretimi" çalıştayında bir araya gelen eğitimciler ve akademisyenlerin sahadaki gözlemleri ve uzman görüşleri ışığında, yabancı dil öğretiminde karşılaşılan sorunları ele almakta ve bu engelleri aşmak için önerilen çözüm yollarını sunmaktadır. Bu çalışma, eğitim politikalarının ve öğretim yöntemlerinin güncellenmesi gerektiğine dikkat çekmektedir. Yaşa uygun hedeflerin belirlenmesi, sosyal bağlamların güçlendirilmesi, esnek ve modüler içerik tasarımı ile isteğe bağlı yoğunlaştırılmış yabancı dil programları gibi öneriler sunarak, yabancı dil öğretiminin daha etkili ve sürdürülebilir hale gelmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

29 Mayıs 2025

Eğitimde Mekanın Ruhu: Kimlik, Şahsiyet ve Aidiyet

Mekan, insanın varoluşunu ve kimliğini şekillendiren en temel unsurlardan biridir. Bu bağlamda, eğitim mekanları yalnızca öğrenme alanları olmakla kalmaz; aynı zamanda şahsiyet inşasında rol oynar, aidiyet duygusunu besler ve fert ile toplumun gelişimini şekillendirir. Bu seminerde, mekanı ve insanın şahsiyet gelişimine etkisini ayrıntılı bir şekilde ele alıyoruz.Mekanın tasarımı ve inşası; şehir planlamasından mimari tercihlere, imar süreçlerinden estetik yaklaşımlara kadar uzanan çok katmanlı bir sürecin ürünüdür. Peki, mimaride insani ölçek ne anlama gelir? Mimari üslup, kimliği nasıl yansıtır? Eğitim ortamlarında aidiyet duygusu nasıl güçlendirilir? Bu sorular çerçevesinde, mekanın fert ve toplum üzerindeki dönüştürücü etkilerini birlikte tartışmayı hedefliyoruz.Programımız, mekanın sadece fiziki bir zemin olmadığını; aynı zamanda değerlerin, toplumsal hafızanın ve kültürel sürekliliğin taşıyıcısı olduğunu birlikte düşünmeye davet ediyor.Kayıt olmak için:

“Ortaöğretimde Zorunlu Eğitimin Geleceği Çalıştayı” Tamamlandı

İGEDER ve İLKE Vakfı’nın öncülüğünde, İbn Haldun Üniversitesi, İstanbul Medeniyet Üniversitesi ve İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’nin katkılarıyla düzenlenen 'Ortaöğretimde Zorunlu Eğitimin Geleceği Çalıştayı' 31 Mayıs 2025 tarihinde gerçekleştirildi.Çalıştay, 21. yüzyılda zorunlu lise eğitiminin süresi, yapısı ve politikalarına ilişkin güncel uygulamaların değerlendirilmesi ve geleceğe yönelik yapıcı çözüm önerilerinin geliştirilmesi amacıyla düzenlendi. Mevcut veriler ve uygulamalar ışığında; sürenin yeniden yapılandırılması, içerik ve biçim bakımından sistemin dönüşümü gibi temel başlıklar çok yönlü biçimde ele alındı.Akademisyenlerden politika yapıcılara, eğitim yöneticilerinden sivil toplum temsilcilerine kadar geniş bir katılımla gerçekleşen programda, konu başlıkları bilimsel bir perspektifle ve disiplinlerarası bir yaklaşımla değerlendirildi. Tartışmalarda, Türkiye’ye özgü sosyo-kültürel koşullar, eğitimdeki güncel yönelimler ve küresel ölçekte artan rekabetin ortaya koyduğu yapısal ihtiyaçlar dikkate alındı.Katılımcılar, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli doğrultusunda, insanın bütün yönleriyle gelişimini esas alan; bilgi, beceri, eğilim ve değerleri merkeze alan bir ortaöğretim sistemi için uygulanabilir politika önerileri geliştirmeye odaklandı. Ayrıca bireysel farklılıklar, ilgi ve yetenekler temelinde farklılaşan bir lise eğitiminin, öğrencilerin potansiyellerini gerçekleştirmelerine nasıl katkı sunabileceği de çalıştayın önemli gündemlerinden biri oldu.Elde edilen çıktılar doğrultusunda, gençlerin yalnızca akademik bilgiyle değil; aynı zamanda güçlü bir karakter, sorumluluk bilinci ve toplumsal duyarlılıkla yetişmelerini destekleyecek, nitelikli, herkes için erişilebilir ve farklılıkları gözeten kapsayıcı bir lise eğitimi yapısının oluşturulması amaçlanmaktadır.