UZMAN GÖRÜŞÜ

Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman Sistemindeki Gelişmeler ve Riskler

Mervan Selçuk

Sakarya Üniversitesi

Düşük gelir seviyesine sahip ve finansal hizmetlerden yeterince yararlanamayan kişilere yönelik olarak konut ve taşıt gibi çeşitli varlıkların satın alınmasına olanak sağlayan, organizasyon ücreti karşılığında ve faizsiz olarak finansman hizmeti sunan özel firmalar bulunmaktadır. Bu firmalar birçok Avrupa ülkesinde uygulanan Yapı Tasarruf Sandığı (YTS) sistemine benzemektedir. YTS sistemiyle finansman elde etmek isteyen kişilerden öncelikle belirli bir süre tasarrufta bulunmaları istenmektedir. Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finansman Sistemi (TDFFS) de bu sistemle benzerlik göstermekte, belirli bir süre birikim yapmaları karşılığında araç veya konut gibi varlıkları elde etmek için finansman sağlanmaktadır. Ancak, YTS sisteminde sadece konut finansmanı elde edilebilmekte, finansman sağlayan kuruluş ile katılımcılar birbirlerine faiz ödemektedirler.


Ülkemizde TDFFS ile çalışan 13 tane şirket bulunmaktadır. Bu şirketler birbirine çok benzemekte ve yaptıkları finansman lemleri neredeyse aynı olmaktadır. Bu yöntemin Türkiye’de yaygınlaşmasına katkı sağlayan ilk şirketin 1991 yılında kurulmasına karşın, diğer şirketlerden 10’u 2016 yılından sonra kurulmuştur. Faizlerin artması neticesinde insanlar faizsiz finansmana ulaşmak ya da faiz maliyetinden daha düşün maliyetle finansman elde etmek için bu organizasyonların finansman araçlarına yönelmişlerdir.


TDFFS organize eden firmalar katılımcılara genel olarak üç farklı finansman yöntemi sunmaktadır. Bunlar;

·       Vade Ortası Yöntem

·       Peşinatlı Erken Teslim Yöntemi

·       Çekilişli Yöntem

Söz konusu yöntemlerle katılımcılar talep ettikleri bir aracı veya gayrimenkulü satın alabilmektedirler. Katılımcıların ilk aşamada tasarrufta bulunduktan sonra gayrimenkul veya taşıt finansmanına ulaşmaları için imkân sunan bu organizasyonlar, gelir seviyesi düşük bireylerin finansal sistemden yararlanabilmesi ve genel tasarruf seviyesini arttırması açısından oldukça faydalı görülmektedir.


Bu firmaları denetleyecek ve düzenleyecek yasal altyapı çalışmalarına başlansa da bu firmalara özel yasal düzenlemeler mevcut değildir. Ayrıca bu firmaların finansal açıdan yeterince güçlü olmaması ortaya çıkabilecek ekonomik krizlerde bu kişilerin tasarruflarının kolayca yok olmasına hatta büyük finansal yükümlülüklerini yerine getirememesine neden olacağı düşünülmektedir. Bir diğer sorun uygulamada faizsiz finans ilkelerine uyum konusunda da ciddi boşluklar bulunmaktadır. Bu bakımdan TDFFS’nin finansal sağlamlık, müşteri haklarının korunması, kurumsal yapı ve faizsiz finans ilkeleri açısından düzenlenmesi ve söz konusu faaliyeti gerçekleştirecek firmalara lisans alma zorunluluğu getirilmesi yoluyla yeni bir faaliyet türü tanımlanması ülkemiz faizsiz finans sektörünün geliştirilmesine ciddi katkı sağlayacaktır.