Logo

Yayınlar

Akran İlişkileri ve Zorbalık: Anlamak, Önlemek, Değiştirmek


Akran zorbalığı, eğitim sistemimizin önemli bir sorunu olarak dikkat çekmektedir. Son zamanlarda, zorbalık haberlerinin sıkça gündeme gelmesi ve Millî Eğitim Bakanlığının (MEB) müfredatına akran zorbalığı ve siber zorbalık derslerini eklemesiyle bu konu daha da önem kazanmıştır. Bu politika notu, öncelikle zorbalığın tanımını ve öğrenciler arasındaki çeşitlerini açıklamakta, ardından ulusal ve uluslararası verileri inceleyerek Türkiye’deki eğitim sistemi için öneriler sunmaktadır. MEB, akran zorbalığına yönelik çeşitli önlemler alıyor olsa da bu önlemlerin verimliliği ve etkinliği henüz tam olarak bilinmemektedir ve yeni fikir ve çalışmalara ihtiyaç vardır. Zorbalıkla mücadelede uluslararası düzeyde etkili olan farklı uygulamaların incelenmesi, programların ortak özelliklerini belirlemek açısından son derece önemlidir. Bu programlar, bütüncül ve okul çapında yaklaşımları benimseyerek öğrencilerin sosyal ve duygusal yetkinliklerini artırmayı, olumlu bir okul iklimi oluşturmayı ve öğretmen, yönetici ve personelin işbirliğini sağlamayı hedeflemektedir. Başarılı programlar, kapsamlı müdahale bileşenleri ve eğitim modelleriyle zorbalığı önlemede ve azaltmada önemli sonuçlar elde etmiştir. Bu nedenle, bu tür programlardan ve verilerden hareketle zorbalık ile ilgili birtakım politika önerileri sunulmuştur.  Akran zorbalığı, eğitim sistemimizin önemli bir sorunu olarak dikkat çekmektedir. Son zamanlarda, zorbalık haberlerinin sıkça gündeme gelmesi ve Millî Eğitim Bakanlığının (MEB) müfredatına akran zorbalığı ve siber zorbalık derslerini eklemesiyle bu konu daha da önem kazanmıştır. Bu politika notu, öncelikle zorbalığın tanımını ve öğrenciler arasındaki çeşitlerini açıklamakta, ardından ulusal ve uluslararası verileri inceleyerek Türkiye’deki eğitim sistemi için öneriler sunmaktadır. MEB, akran zorbalığına yönelik çeşitli önlemler alıyor olsa da bu önlemlerin verimliliği ve etkinliği henüz tam olarak bilinmemektedir ve yeni fikir ve çalışmalara ihtiyaç vardır. Zorbalıkla mücadelede uluslararası düzeyde etkili olan farklı uygulamaların incelenmesi, programların ortak özelliklerini belirlemek açısından son derece önemlidir. Bu programlar, bütüncül ve okul çapında yaklaşımları benimseyerek öğrencilerin sosyal ve duygusal yetkinliklerini artırmayı, olumlu bir okul iklimi oluşturmayı ve öğretmen, yönetici ve personelin işbirliğini sağlamayı hedeflemektedir. Başarılı programlar, kapsamlı müdahale bileşenleri ve eğitim modelleriyle zorbalığı önlemede ve azaltmada önemli sonuçlar elde etmiştir. Bu nedenle, bu tür programlardan ve verilerden hareketle zorbalık ile ilgili birtakım politika önerileri sunulmuştur.

Okul Öncesi Eğitim


Okul öncesi eğitim, çocukların gelecekteki akademik ve sosyal başarılarının temellerinin atıldığı hayati bir dönemdir. Türkiye'de bu eğitimin önemi giderek artmakta ve Millî Eğitim Bakanlığının stratejik planları ile hükümet politikalarında sıkça vurgulanmaktadır. Bu rapor, Türkiye'de okul öncesi eğitimin tarihsel gelişiminden güncel durumuna, karşılaştırmalı analizlerden temel ihtiyaç ve taleplere kadar geniş bir yelpazede okul öncesi eğitimi incelemektedir. Rapor kapsamında, Türkiye’nin yakın zamanda yaşadığı salgın ve deprem gibi krizlerin okul öncesi eğitime etkisi ve bu konuda alınması gereken önlemlere de yer verilmiştir. Okul öncesi eğitimde etkin aktörlerin rolü, alternatif eğitim yaklaşımları, göçmen çocukların eğitime katılımı ve ahlaki gelişimin temelleri gibi konuların yanı sıra eğitim teknolojisi kullanımından öğretmen eğitimine, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmasından öğretmenlerin mesleki gelişiminin desteklenmesine kadar kapsamlı incelemelerle alana dair çok yönlü bir perspektif sunulmaktadır. Rapor, Türkiye'nin eğitim sistemine dair derinlemesine bir anlayış geliştirmek ve okul öncesi eğitimin uzun vadeli etkilerini analiz etmek isteyen herkes için vazgeçilmez bir referans niteliğindedir. Okul öncesi eğitimin önemine dair farkındalığı artırmak ve bu alanda yapılacak yatırımların doğru alanlara yönlendirilmesi konusunda rehber olmak amacıyla hazırlanan bu rapor, okul öncesi eğitim konusuna ışık tutmayı amaçlamaktadır.  Okul öncesi eğitim, çocukların gelecekteki akademik ve sosyal başarılarının temellerinin atıldığı hayati bir dönemdir. Türkiye'de bu eğitimin önemi giderek artmakta ve Millî Eğitim Bakanlığının stratejik planları ile hükümet politikalarında sıkça vurgulanmaktadır. Bu rapor, Türkiye'de okul öncesi eğitimin tarihsel gelişiminden güncel durumuna, karşılaştırmalı analizlerden temel ihtiyaç ve taleplere kadar geniş bir yelpazede okul öncesi eğitimi incelemektedir. Rapor kapsamında, Türkiye’nin yakın zamanda yaşadığı salgın ve deprem gibi krizlerin okul öncesi eğitime etkisi ve bu konuda alınması gereken önlemlere de yer verilmiştir. Okul öncesi eğitimde etkin aktörlerin rolü, alternatif eğitim yaklaşımları, göçmen çocukların eğitime katılımı ve ahlaki gelişimin temelleri gibi konuların yanı sıra eğitim teknolojisi kullanımından öğretmen eğitimine, eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanmasından öğretmenlerin mesleki gelişiminin desteklenmesine kadar kapsamlı incelemelerle alana dair çok yönlü bir perspektif sunulmaktadır. Rapor, Türkiye'nin eğitim sistemine dair derinlemesine bir anlayış geliştirmek ve okul öncesi eğitimin uzun vadeli etkilerini analiz etmek isteyen herkes için vazgeçilmez bir referans niteliğindedir. Okul öncesi eğitimin önemine dair farkındalığı artırmak ve bu alanda yapılacak yatırımların doğru alanlara yönlendirilmesi konusunda rehber olmak amacıyla hazırlanan bu rapor, okul öncesi eğitim konusuna ışık tutmayı amaçlamaktadır.

Eğitim İzleme Raporu 2023


Eğitim İzleme Raporu 2023   Eğitim, toplumların dönüşümünde ve bireylerin günlük yaşamlarında etkin ve kapsayıcı rolünün yanı sıra fikri zemini, yapılanması, politikaları, içeriği ve yönetimi ile bütüncül bir şekilde değerlendirilmesi gereken bir alandır. Bu nedenle, eğitim politikalarının, güncel veriler ışığında toplumsal olaylar ve bağlamla ilişkilendirilerek değerlendirilmesi son derece elzemdir.   Her sene yayımladığımız Eğitim İzleme Raporu ile eğitimdeki yeni gelişmeleri ve faaliyetleri ulusal ölçekte ikincil kaynakları kullanarak 7-8 yılın verileri ışığında izleyerek, yeni politikalar ve yapıcı öneriler sunarak eğitim sistemine tutarlı bir istikamet çizmeyi amaçlıyoruz. Bu rapor, ulusal verilere ek olarak uluslararası verileri de dahil ederek Türk eğitim sisteminin yerel ve uluslararası konumunu detaylı bir şekilde analiz ediyor. Türkiye’nin eğitim performansında etkin sayılan unsurları, fırsat eşitliği, okul öncesi eğitim, yükseköğretim ve eğitim bütçesi gibi çeşitli başlıklarda değerlendirerek geniş bir perspektif sağlıyor. Eğitim İzleme Raporu 2023, analizlerle desteklenen bulguları ve önerileriyle, araştırmacılar, akademisyenler, politika yapıcılar, sivil toplum kuruluşları ve sektör temsilcileri için anlamlı bir kaynak olmayı amaçlıyor.  Eğitim İzleme Raporu 2023 Eğitim, toplumların dönüşümünde ve bireylerin günlük yaşamlarında etkin ve kapsayıcı rolünün yanı sıra fikri zemini, yapılanması, politikaları, içeriği ve yönetimi ile bütüncül bir şekilde değerlendirilmesi gereken bir alandır. Bu nedenle, eğitim politikalarının, güncel veriler ışığında toplumsal olaylar ve bağlamla ilişkilendirilerek değerlendirilmesi son derece elzemdir. Eğitim, toplumların dönüşümünde ve bireylerin günlük yaşamlarında etkin ve kapsayıcı rolünün yanı sıra fikri zemini, yapılanması, politikaları, içeriği ve yönetimi ile bütüncül bir şekilde değerlendirilmesi gereken bir alandır. Bu nedenle, eğitim politikalarının, güncel veriler ışığında toplumsal olaylar ve bağlamla ilişkilendirilerek değerlendirilmesi son derece elzemdir. Her sene yayımladığımız Eğitim İzleme Raporu ile eğitimdeki yeni gelişmeleri ve faaliyetleri ulusal ölçekte ikincil kaynakları kullanarak 7-8 yılın verileri ışığında izleyerek, yeni politikalar ve yapıcı öneriler sunarak eğitim sistemine tutarlı bir istikamet çizmeyi amaçlıyoruz. Bu rapor, ulusal verilere ek olarak uluslararası verileri de dahil ederek Türk eğitim sisteminin yerel ve uluslararası konumunu detaylı bir şekilde analiz ediyor. Türkiye’nin eğitim performansında etkin sayılan unsurları, fırsat eşitliği, okul öncesi eğitim, yükseköğretim ve eğitim bütçesi gibi çeşitli başlıklarda değerlendirerek geniş bir perspektif sağlıyor. Eğitim İzleme Raporu 2023, analizlerle desteklenen bulguları ve önerileriyle, araştırmacılar, akademisyenler, politika yapıcılar, sivil toplum kuruluşları ve sektör temsilcileri için anlamlı bir kaynak olmayı amaçlıyor. Her sene yayımladığımız Eğitim İzleme Raporu ile eğitimdeki yeni gelişmeleri ve faaliyetleri ulusal ölçekte ikincil kaynakları kullanarak 7-8 yılın verileri ışığında izleyerek, yeni politikalar ve yapıcı öneriler sunarak eğitim sistemine tutarlı bir istikamet çizmeyi amaçlıyoruz. Bu rapor, ulusal verilere ek olarak uluslararası verileri de dahil ederek Türk eğitim sisteminin yerel ve uluslararası konumunu detaylı bir şekilde analiz ediyor. Türkiye’nin eğitim performansında etkin sayılan unsurları, fırsat eşitliği, okul öncesi eğitim, yükseköğretim ve eğitim bütçesi gibi çeşitli başlıklarda değerlendirerek geniş bir perspektif sağlıyor. Eğitim İzleme Raporu 2023, analizlerle desteklenen bulguları ve önerileriyle, araştırmacılar, akademisyenler, politika yapıcılar, sivil toplum kuruluşları ve sektör temsilcileri için anlamlı bir kaynak olmayı amaçlıyor.  

Türkiye'de Matematik Eğitimi Revizyonları ve Matematik Seferberliği


21. yüzyılın gereksinimleri, bilgi ve teknoloji çağının kapılarını aralarken, matematik eğitimi bu çağın anahtarı haline gelmiştir. Ülkeler, teknolojik ilerlemelerin etkisiyle matematik eğitimlerini gözden geçirerek çağa uyum sağlamaya çalışmaktadır. Türkiye, bu değişim rüzgarında sık sık matematik eğitiminde revizyonlar yapmaktadır ve bu yenilikler doğrudan öğretim programlarına yansımaktadır. Son zamanlarda gerçekleşen en kapsamlı yenilik olan "Matematik Seferberliği", bu değişimin en önemli adımlarından biridir. Bu analiz raporu, Türkiye'nin matematik eğitimindeki başarısını değerlendirmek için ulusal sınavlar ve uluslararası değerlendirmeler temelinde gerçekleştirilmiştir. Aynı zamanda, uygulanan eğitim revizyonlarının matematik başarılarına etkisi ve Matematik Seferberliği gibi önemli girişimlerin gerekliliği üzerine odaklanmaktadır. Türkiye'nin matematik eğitimi başarısı, ulusal sınavlar (LGS-YKS) ve uluslararası araştırmalar (PISA-TIMMS) temelinde değerlendirildiğinde, istenilen seviyelere ulaşamadığı ortaya çıkmaktadır. Raporda, Türkiye'nin matematik eğitim başarısını artırmak amacıyla ilan edilen Matematik Seferberliği süreci incelenmiş ve uygulamaya yönelik öneriler sunulmuştur. Matematik eğitimi alanındaki yenilikler ve Matematik Seferberliği gibi girişimlerin etkisiyle, Türkiye'nin matematik eğitiminde başarısını artırma hedefine doğru atılan adımları inceleyen bu analiz raporu; eğitimciler, politika yapıcılar ve ilgili tüm paydaşlar için kılavuz niteliğindedir. 

III. İstanbul Eğitim Konferansı Sonuç Raporu


"Mesleki ve Teknik Eğitimde Yeni Ufuklar" temasıyla gerçekleşen III. İstanbul Eğitim Konferansı, bu alanda bir dizi heyecan verici ve yenilikçi perspektifi ele alarak birçok eğitim paydaşını bir araya getirdi. Konferansta, hızla değişen inovasyon ve teknoloji çağında toplumsal kalkınma ve ekonomik büyüme için kritik bir konu olan mesleki ve teknik eğitime odaklanıldı. Kamu ve özel sektörden öncü isimler, öğrencileri geleceğin iş dünyasına hazırlamak için yeni stratejileri ve yaklaşımları tartıştı. Türkiye ve dünyadan örnekleri gündeme getiren konuşmacılar, mesleki ve teknik eğitim konusunda Türkiye’nin nasıl bir konumda olduğunu, yapılan uygulamaları ve kurumların pozisyonlarını katılımcılara aktardı. Konuşmaların odak noktası ileri düzeyde bilgi ve becerilerle donanmış bir nesil yetiştirmede mesleki eğitime düşen rol oldu.   III. İstanbul Eğitim Konferansı Sonuç Raporu; mesleki ve teknik eğitimin Türkiye ve dünyadaki mevcut durumunu, güncel sorunlara dair çeşitli önerileri ve alana dair daha nice konuyu kapsamlı bir şekilde ele alıyor. Mesleki ve teknik eğitimde yeni ufuklara açılan kapıları aralayan bu etkinlik, eğitimciler, yöneticiler ve sektör temsilcileri için kılavuz niteliğinde. Yenilikçi yaklaşımlar, başarı öyküleri ve sektördeki en son gelişmelerle dolu bu rapor, eğitim dünyasına yeni bir vizyon kazandırmayı hedefliyor.   For the English version click here "Mesleki ve Teknik Eğitimde Yeni Ufuklar" temasıyla gerçekleşen III. İstanbul Eğitim Konferansı, bu alanda bir dizi heyecan verici ve yenilikçi perspektifi ele alarak birçok eğitim paydaşını bir araya getirdi. Konferansta, hızla değişen inovasyon ve teknoloji çağında toplumsal kalkınma ve ekonomik büyüme için kritik bir konu olan mesleki ve teknik eğitime odaklanıldı. Kamu ve özel sektörden öncü isimler, öğrencileri geleceğin iş dünyasına hazırlamak için yeni stratejileri ve yaklaşımları tartıştı. Türkiye ve dünyadan örnekleri gündeme getiren konuşmacılar, mesleki ve teknik eğitim konusunda Türkiye’nin nasıl bir konumda olduğunu, yapılan uygulamaları ve kurumların pozisyonlarını katılımcılara aktardı. Konuşmaların odak noktası ileri düzeyde bilgi ve becerilerle donanmış bir nesil yetiştirmede mesleki eğitime düşen rol oldu. III. İstanbul Eğitim Konferansı Sonuç Raporu; mesleki ve teknik eğitimin Türkiye ve dünyadaki mevcut durumunu, güncel sorunlara dair çeşitli önerileri ve alana dair daha nice konuyu kapsamlı bir şekilde ele alıyor. Mesleki ve teknik eğitimde yeni ufuklara açılan kapıları aralayan bu etkinlik, eğitimciler, yöneticiler ve sektör temsilcileri için kılavuz niteliğinde. Yenilikçi yaklaşımlar, başarı öyküleri ve sektördeki en son gelişmelerle dolu bu rapor, eğitim dünyasına yeni bir vizyon kazandırmayı hedefliyor. For the English version click here