Logo

Okul Müdürlüğünden Sistem ve Yetenek Liderliğine

Özet

Yönetim süreci çok yönlü ve karmaşık bir ilişkiler ve sorumluluklar ağını içerir. Yönetici, sorumlu olduğu alanların çeşitliği nedeniyle birden fazla rolü yerine getirmek durumundadır. Özellikle son çeyrek yüzyılda yaşanan teknolojik, sosyolojik, ekonomik ve küresel gelişmeler nedeniyle yöneticilerden beklenenler de hem farklılaşmakta hem de kapsamı genişlemektedir. Tüm sektörlerde yaşanan bu değişim, eğitimin her yönüne yansımıştır.

Okullar, eğitim sistemi içinde bugünün bakış açısıyla, gelecekte var olacak bireyleri yetiştirme işlevini yerine getirmektedirler. Okul yönetimi ise eğitim sisteminin temel alanlardan biridir. Yönetim vazifesi ile görevli olan okul müdürünün liderlik davranışları, okulun bütününde etkili olmaktadır. Ülkemizde profesyonel bir alan olarak görülmeyen okul yöneticiliği bir görevlendirme unvanı olarak yer almakta, liderlik sergileme boyutu ise oldukça merkeziyetçi olan eğitim sistemi içinde dar bir alanda sıkışıp kalmaktadır. Buna rağmen değişen çevre koşulları içinde okul müdürünün de kendi yönetsel ve kişisel özelliklerini revize etmesi önem arz etmekte aksi takdirde okul yönetiminde problem teşkil etmektedir. Okulların kendilerinden beklenen işlevi yerine getirilebilmesi ancak tüm paydaşların senkronize çalışması ile mümkündür.

Okul müdürlüğü seçme ve yetiştirmenin önemi kadar yetki-sorumluluk dengesinin tesis edilmesi de önemlidir. Okul müdürü ne kadar üstün yönetsel beceriler ile donanmış olursa olsun bu becerileri sergileyecek alanların kendilerine açılmasının gerekliliği politika yapıcılara tavsiye edilmiştir. Bu çalışmada, okul müdürünün sahip olması gereken güncel temel yönetim fonksiyonlarına yer verilmiştir. Okul müdürünün görev ve pozisyonunun gerektirdiği kişilik boyutları tanımlanmış, mevcut atama kriterleri değerlendirilmiş ve günümüz okullarının ihtiyaç duyduğu yöneticilik özellikleri paylaşılmıştır.

İlgili İçerikler

Eğitim İzleme Raporu 2024

Eğitim, bireylerin akademik bilgi ve becerilerinin ötesinde, tutumlarını, değerlerini ve sosyal-duygusal kapasitelerini şekillendiren çok yönlü bir süreçtir. Bu nedenle eğitimdeki güncel durum, yalnızca sayısal verilerle değil; politikalar, uygulama süreçleri ve toplumsal etkilerle birlikte analiz edilmelidir. Eğitim politikalarının güncellenen verilerle toplum dinamikleriyle ilişkilendirilmesi önemlidir. Eğitim İzleme Raporu, her yıl eğitimdeki yeni gelişmeleri ve eğilimleri ulusal verilerle izler ve analizler sunar. Bu yılki raporda, sosyal-duygusal gelişim başlığı da değerlendirildi. Türkiye’deki öğrencilerin sosyal ve duygusal becerileri, uluslararası veriler ışığında analiz edilerek eğitim sistemindeki güncel meselelere dair öneriler sunulmuştur. Eğitim İzleme Raporu 2024, fırsat eşitliği, okul öncesi eğitim, yükseköğretim, eğitimin finansmanı ve insan kaynakları gibi konuların yanı sıra eğitim ortamları ve eğitime erişim alanlarını uluslararası kıyaslamalarla inceler ve uygulamaya dönük önerilerle araştırmacılar, akademisyenler, politika yapıcılar ve diğer paydaşlar için bir başvuru kaynağı olmayı hedefliyor.

29 Mayıs 2025

Eğitimde Mekanın Ruhu: Kimlik, Şahsiyet ve Aidiyet

Mekan, insanın varoluşunu ve kimliğini şekillendiren en temel unsurlardan biridir. Bu bağlamda, eğitim mekanları yalnızca öğrenme alanları olmakla kalmaz; aynı zamanda şahsiyet inşasında rol oynar, aidiyet duygusunu besler ve fert ile toplumun gelişimini şekillendirir. Bu seminerde, mekanı ve insanın şahsiyet gelişimine etkisini ayrıntılı bir şekilde ele alıyoruz.Mekanın tasarımı ve inşası; şehir planlamasından mimari tercihlere, imar süreçlerinden estetik yaklaşımlara kadar uzanan çok katmanlı bir sürecin ürünüdür. Peki, mimaride insani ölçek ne anlama gelir? Mimari üslup, kimliği nasıl yansıtır? Eğitim ortamlarında aidiyet duygusu nasıl güçlendirilir? Bu sorular çerçevesinde, mekanın fert ve toplum üzerindeki dönüştürücü etkilerini birlikte tartışmayı hedefliyoruz.Programımız, mekanın sadece fiziki bir zemin olmadığını; aynı zamanda değerlerin, toplumsal hafızanın ve kültürel sürekliliğin taşıyıcısı olduğunu birlikte düşünmeye davet ediyor.Kayıt olmak için:

Eğitim İzleme Raporu 2024’ün Sunumu Gerçekleşti

İLKE Vakfı Eğitim Politikaları Araştırma Merkezi (EPAM) tarafından hazırlanan Eğitim İzleme Raporu 2024, 24 Nisan 2025 tarihinde düzenlenen sunum programıyla kamuoyuna tanıtıldı. Rapor, Türkiye’de eğitimin güncel durumunu çok boyutlu biçimde analiz ederken, karar alıcılara yönelik somut politika önerileri de içeriyor. İLKE Vakfı’nda gerçekleştirilen sunum programında, EPAM Direktörü Ayhan Öz, raporun hazırlık süreci, kullanılan veri kaynakları ve bu yılki bulgular hakkında kapsamlı bir sunum gerçekleştirdi. Katılımcılar arasında eğitim politikasıyla ilgilenen akademisyenler, gazeteciler, sivil toplum temsilcileri ve kamu kurumu yetkilileri yer aldı. Bu yılki raporda, ilk kez “Sosyal-Duygusal Gelişim” başlığı altında yeni bir değerlendirme alanına yer verildi. Ayrıca, son 7 yılın verileri karşılaştırmalı olarak analiz edilerek, Türkiye’nin eğitim politikalarında değişen eğilimler ortaya kondu.Katılımcılar, sunumun ardından rapora dair sorular yönelterek değerlendirmelerde bulundu.  Raporun tamamına bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz: Eğitim İzleme Raporu 2024