Türkiye’de Reklam Ahlâkı Araştırması Tanıtım Toplantısı Gerçekleştirildi

30 Kasım -1

Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) ve İLKE İlim Kültür Eğitim Derneği’nin 2014 yılında başlattıkları “Türkiye’de Reklam Ahlakı” adlı projenin sonuçlarının açıklandığı toplantı, 20 Ekim Salı günü İGİAD Merkezinde gerçekleştirildi. Araştırma sonuçları “Türkiye’de Reklam Ahlakı: Sorunlar ve Çözüm Önerileri” adlı bir kitapta toplandı ve Türkiye’de reklamların ahlak karnesi açıklandı.

Afyon Kocatepe Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Şuayıp Özdemir ve Yrd. Doç. Dr. Fikret Yaman’ın yürüttüğü projede, Türkiye’de reklam ahlakı ilk defa derinlemesine bir araştırma ile ele alındı. Yaklaşık bir yıl süren projede; literatür taramaları, anket çalışmaları, mülakatlar, ayrıntılı gözlem ve belge incelemeleri içeren geniş bir araştırma yapıldı.

Ahlaki Olmayan İş “Meşru” Değildir

Basın toplantısının açılışında konuşan İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Karahan, İGİAD olarak yüklendikleri misyona değinerek “İGİAD, ahlâki olmayan bir işi meşru kabul etmeyerek piyasa şartlarını yeniden sorgulamakta” ifadesini kullandı.

Konuşmasında “üretme, tüketme ve kar etme” üzerine kurulu iktisadi sistemin etkilerinin açık bir şekilde reklamcılık sektöründe de görüldüğüne dikkat çeken Karahan, “Reklamlar ürünlerin tanıtımından öte çoğunlukla tüketicilerin beğenilerini, hayat tarzlarını ve tercihlerini yönlendirmeye yönelik araçlar olarak kullanılmaktadır.” şeklinde konuştu. Sosyal medyanın gelişmesiyle birlikte reklamların etki alanının da genişlediğine değinen Karahan, “Reklamlar artık sadece televizyon, radyo, gazete gibi medya araçlarında değil, baktığımız her yerde karşımıza çıkmakta ve bizlere sandığımızdan daha fazla tesir etmektedir. Dolayısıyla, hem toplumsal etkileri hem de iş dünyasındaki konumu itibari ile reklamcılık sektörü ve reklamlar ahlaki açıdan analiz edilmeye ve tekrardan düşünülmeye muhtaçtır.” diyerek hazırlanan raporun önemine dikkat çekti.

Reklam Ahlakı Açısından En Büyük Sorun “Yanıltıcı Bilgi”

Afyon Kocatepe Üniversitesi İİBF İşletme Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şuayıp Özdemir; aşırı kazanma hırsı, rekabet, denetim eksikliği, tüketicilerin tepkisizliği gibi hususların Türkiye’deki reklamları, ahlaki açıdan sorunlu hale getirdiğine değinerek konuşmasına şöyle devam etti: “Araştırmamız, reklam ve ahlakın bir arada olup olmadığına dair önemli tespitler sunuyor. Yaptığımız çalışmanın sonuçlarına göre tüketiciler reklamlarda en çok yanıltıcı bilgi kullanımından; ikinci olarak kadının cinsel obje olarak kullanımından ve üçüncü olarak da erkeğin cinsel obje olarak kullanımından rahatsızlar.”

Reklamdaki Ahlaki İçerik Sorununun Temel Sorumlusu “Reklam Ajansı”

Özdemir yaptıkları çalışmada, reklam içeriğinden en çok sorumlu olan tarafın “reklam ajansının kendisi” olduğu sonucuna erişildiğini ve bunun akabinde ise ikinci sırayı “reklamı yayınlayan medya kuruluşunun” aldığını paylaştı. Araştırmanın “Reklamlar hakkındaki tutumlara ilişkin” bölümünde ise, tüketicilerin “reklamların zaman ve yer olarak fazlalığına” dair tutumlarının ilk sırada yer aldığını, “reklamın yönlendirici bulunmasına” yönelik tutumların ise hemen ikici sırada geldiğini belirten Özdemir, “reklamların güvenilir olduğuna” ilişkin tutumun ise en az oranla son sırada yer aldığını belirtti.

Özdemir, araştırmaya dair tespitlerin ardından mevcut durum hakkında; reklam verenler, reklam ajansları, medya, tüketici, meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşları ve kamu kurumları için geliştirdikleri çözüm önerilerine değinerek sunumunu sonlandırdı.

ÜYE KURULUŞLARIMIZ

ARAŞTIRMA MERKEZLERİMİZ