Logo
5. İslam İktisadı Atölyesi Sakarya’da Gerçekleştirildi

5. İslam İktisadı Atölyesi Sakarya’da Gerçekleştirildi

Kategori: Kurumsal Tarih: 03 Nisan 2017

İKAM, İLEM, İGİAD- Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği’nin organizasyonu ve İSEFAM- Sakarya Üniversitesi İslam Ekonomisi ve Finansı Uygulama ve Araştırma Merkezi ev sahipliğinde düzenlenen 5. İslam İktisadi Atölyesi, bu yıl 1-2 Nisan 2017 tarihinde Sakarya’da düzenlendi. Geniş katılımlı açılış paneli ile 31 Mart 2017'de İSAM- İslam Araştırmaları Merkezi'nde başlayan etkinlik, Sakarya'da iki gün boyunca önemli tartışmaların yapıldığı toplam 6 oturum ve bir özel sunum ile gerçekleşti.

7 farklı ülkedeki üniversitelerden akademisyenlerin katıldığı, alanındaki en küresel organizasyonlardan olan “İslam İktisadı Atölyesi”nin beşincisi bu yıl “İslam İktisadı Perspektifinden Faiz” başlığı altında gerçekleştirildi. Norveç'ten Tunus’a, Suudi Arabistan’dan Endonezya’ya, Pakistan’dan Malezya’ya kadar geniş bir coğrafyadan katılan akademisyenlere Türkiye’den de konunun uzmanları ve akademisyenler eşlik etti.

Panelin öncesinde İslam İktisadı Atölyesi Düzenleme Heyeti ve İKAM Başkanı Lütfi Sunar ile İSEFAM Müdürü Süleyman Kaya, açılış konuşmalarını gerçekleştirdi. Açılış konuşmalarının ardından düzenlenen panelde İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi ve açılış panelinin oturum başkanı Necmettin Kızılkaya, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Ahmet Tabakoğlu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, Malezya INCEIF Üniversitesi’nden Mabid Ali Al-Jarhi ve İGİAD Başkanı Ayhan Karahan konuşmacı olarak yer aldı. Panelin sonunda konuşmacılara plaketleri takdim edildi.

''İslam İktisadı Finanstan İbaret Değil''
İslam İktisadı Atölyesi Düzenleme Heyeti ve İKAM Başkanı Lütfi Sunar 'İslam İktisadı Atölyesi'dünyada tıkanan ana akımiktisadın karşısında yeni perspektifler, yeni çözümler ürettiğini dile getirdi. Sunar konuşmasına şu şekilde devam etti; ''Bu yıl İslam İktisadı Atölyesi’nin 5’incisini düzenliyoruz. 5 senedir İstanbul’da değişik üniversiteler ile birlikte İKAM olarak organize ettiğimiz bir program. Bu program ayrıca İGİAD ve İLEM tarafından destekleniyor. Bu yıl Sakarya Üniversitesi ile birlikte faiz konusunu ele alan bir çalıştay düzenliyoruz. Bu çalıştayda, temelde aslında günümüz iktisadi problemlerinde yer aldığını düşündüğümüz pek çok sosyal, siyasal ve iktisadi soruna yol açan faiz konusunu değişik boyutlarıyla ele alacağız. İslam iktisadının belki de en özgünboyutu olan faizsiz bir ekonomik sistemin nasıl kurulabileceğine dair ortaya çıkan sorunlara çözüm arayacağız. Program 3 gün boyunca devam edecek dünyanın farklı ülkelerinden bilim insanları ve Türkiye’den de çok sayıda akademisyen programa katkı verecekler. Biz hem Türkiye için hem de dünya için İslam iktisadının daha adil, yaşanılabilir bir dünyanın oluşumuna katkı sağlayacağını ümit ediyoruz. İslam iktisadı zaman zaman finans ile ilişkili şekilde ele alınabiliyor ancak İslam iktisadı finanstan ibaret değil'’.

Faizin Sorunları Enine Boyuna Konuşuldu
İSEFAM'ın ev sahipliğinde Sakarya Üniversitesi'nde gerçekleşen atölye oturumlarının ilkinde, faiz konusu hem finansal hem de sosyal adalet ve hayırseverlik açısından ele alındı. İkinci oturumda ise faizin tarihsel sürecine ışık tutan klasik dönem faiz anlayışları değerlendirildi. Atölyenin üçüncü oturumunda İslami bankaların borç finansman kanalıyla para aktarımları tartışıldı ve faizsiz finansman yapılandırmaları konuşuldu. Dördüncü oturum ise faizin dini açıdan ele alınmasına ve katılımcılar tarafından tartışılmasına imkan sundu. Bu oturumda faizli bir bankanın faizsiz bir bankaya dönüştürülmesi süreci İslam hukuku açısından ele alınırken ayrıca Türkiye’deki diyanet personelinin faiz hassasiyeti üzerine bir araştırma da katılımcılarla paylaşıldı. Atölyenin ikinci gününde gerçekleşen beşinci oturumda ise yatırımcıların faizli borçlanmalarına alternatif çözümler değerlendirilerek,kitle fonlaması üzerinde duruldu ve faizsiz ekonomik sistemde devletin rolü irdelendi. Son oturum ise faizin refah dağılımına olan olumsuz etkileri ve faizsiz finans yöntemlerinde kullanılan Murabahanın faizle olan ilişkileri hakkındaki sunumlarla gerçekleşti.
İki gün süren atölyenin sonunda yapılan değerlendirme oturumunda; din, finans, sosyal adalet, hukuk ve daha birçok açıdan ele alınan faizin yaratmış olduğu sorunlara dair 17 maddelik bir bildirge yayınlandı. Akademisyenlerin, STK ve sektör temsilcilerinin de arasında bulunduğu atölye katılımcıları tarafından yapılan tartışmalar neticesinde ortaya çıkan bildirge Necmettin Kızılkaya, Süleyman Kaya, Hichem Hamza, ToseefAzid, Hakan Sarıbaş, Mabid Ali al-Jarhi tarafından değerlendirildi.

İlgili İçerikler

Tüketici Boykotuna Karşı Pazarlama Stratejilerindeki Değişim: İsrail'i Destekleyen Markalar Örneği

Tüketici açısından boykot, bireysel satın alma tercihleri aracılığıyla ahlaki, vicdani veya politik bir duruş sergileme fırsatı sunmaktadır. Tüketici boykotları ile, 7 Ekim 2023 sonrası İsrail’e destek açıklamaları yapan markalar kısa sürede hedef hâline gelmişlerdir. Boykotlar neticesinde firmalar yalnızca maddi kayıplarla değil, aynı zamanda ciddi bir itibar zedelenmesiyle de karşı karşıya kalmışlardır. Bu sebeple firmalar boykot çağrılarına karşılık kriz yönetimi stratejileri geliştirmeye ve uzun vadeli itibar yönetimi planlamaları yapmaya başlamışlardır. Bu politika notunun amacı, firmaların boykotun olumsuz etkilerini hafifletmek için izledikleri stratejileri incelemektir. Çalışmanın bulgularına göre, boykotun hedefindeki markaların yerelleşme stratejisiyle kendilerini boykot edilen ülkenin milli kimliğinin bir parçası gibi gösterdiği tespit edilmiştir. Bununla birlikte ilişkisiz olumlu çağrışım çabalarıyla odağı Filistin meselesinden uzaklaştırarak marka imajlarını güçlendirmeye çalıştığı ortaya konulmuştur.Prof. Dr. Ömer Torlak, Prof. Dr. Muhammet Ali Tiltay ve Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Enes Tepe’nin kaleme aldığı çalışmada, söz konusu stratejiler, firmaların vicdani ve ilkesel tavırlar göstermekten uzak, tüketici algısını manipüle edici, ahlaki sorumluluğa aykırı ve salt kendi itibarlarını koruma çabası olarak değerlendirilmektedir. Bu politika notu, söz konusu stratejilere yönelik, manipülatif pazarlama stratejilerine karşı medya okuryazarlığının artırılması, farkındalık kampanyalarının yürütülmesi, tüketici bilincini artıracak STK'ların kurulması, tüketici aktivizminin eğitimlerle desteklenmesi, boykot olmayan markaların ve firmaların listelerinin periyodik olarak güncellenmesi ve firmaların şeffaflık politikalarının zorunlu hale getirilmesi gibi dikkat çekici öneriler sunmaktadır. 

28 Ekim 2025

13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi

İLKE Vakfı İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) tarafından düzenlenen 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi, Vakıf Katılım ana sponsorluğunda ve Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD), Anadolu Ajansı (AA), Türkiye Katılım Sigorta, Hamad bin Khalifa University, İktisat Vakfı ve Boğaziçi Üniversitesi’nin değerli katkıları ve işbirlikleriyle 28 Ekim 2025 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilecektir.Geçtiğimiz yıllarda yalnızca akademik sunumların yapıldığı İslam İktisadı Atölyesi, 2024 yılı itibariyla İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi olarak devam etmektedir. Bu yıl 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi yine araştırmacılar, akademisyenler, kamu ve özel sektör çalışanlarını bir araya getirerek, İslam İktisadı ve Katılım Finans ile ilgili güncel çalışmaların paylaşılmasını ve tartışılmasını hedeflemektedir.Program öğlene kadar aynı salonda icra edilecek, öğleden sonra ise genel salon ve akademik salon olmak üzere iki ayrı oturum olarak devam edecektir. Genel salonda sektörün öncü kuruluşlarının, finans sektörü içerisindeki mevcut durumlarını açıklayıcı sunumlar gerçekleştirilecektir. Önceki atölyelerde yer alan bildiri sunumu oturumları ise bu yıl akademik salonda icra edilecektir.Akademi ve sektör oturumlarıyla gerçekleşecek olan İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi, hem akademisyenlerin hem de sektörün önde gelen isimlerinin İslam iktisadı ve finansı konularını ve mevcut durumlarını derinlemesine tartışılabileceği uzun soluklu oturumların gerçekleşmesine imkân sunacaktır. Böylece akademi ve sektör arasındaki işbirliklerini destekleyici ve uyumu artırıcı fırsatların ortaya çıkması amaçlanmaktadır.Ayrıca İslam İktisadı Ödülleri 2025 de 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesinde sahiplerini bulacaktır.Kayıt için:

13. İslam İktisadı Zirvesi Akademi ve Sektörü Buluşturdu!

İLKE Vakfı’na bağlı İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) tarafından düzenlenen 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi 28 Ekim 2025 tarihinde Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall’de gerçekleştirildi. Zirvenin açılış konuşmalarında, İslam İktisadı Araştırma Merkezi Direktörü Dr. Melih Turan, İslam iktisadı çalışmalarının hızla geliştiğini ancak sistematik sorunların hala devam ettiğini vurguladı. Ayrıca zekâtın kurumsallaşmasının altını çizdi. İLKE Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Av. Ahmet Sait Öner ise “Türkiye, finansal katılımda bir merkez olma yolunda ilerliyor, amacımız emeğe değer veren, yapısal sorunlara kalıcı çözümler sunan bir sistem inşa etmek” dedi. Vakıf Katılım Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Servet Bayındır Türkiye’nin, İslami finansın merkezi olma potansiyeline sahip olduğunu ve bu yüzden başlıca sosyal finans alanları olmak üzere kapsayıcı bir mevzuata ihtiyaç olduğunu vurguladı. T.C. Merkez Bankası Denetleme Kurulu Üyesi Dr. Melikşah Utku ise İslam ekonomisinde değerin yalnızca bireysel değil, aynı zamanda ahlaki ve toplumsal bir boyuta sahip olduğunun altını çizdi. Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, “İstanbul Finans Merkezi’nin uzun vadeli hedefi, Türkiye’yi uluslararası ölçekte bir finans merkezi haline getirmektir.” dedi.Açılış konuşmalarının ardından iki farklı salonda paralel oturumlar halinde gerçekleştirilen panellerle akademi ve sektörün farklı açılardan ele aldığı konular üzerinde derinlemesine tartışmalar gerçekleştirildi.Gerçekleştirilen panellere akademiden ve sektörden katılan birbirinden değerli konuşmacılar, İslam iktisadı alandaki potansiyelin gerçeğe dönüşmesi için gerekli olan bilgileri, stratejileri ve uygulama alanlarındaki tecrübeleri paylaştı.İslam İktisadı Ödülleri Sahiplerini BulduZirvede, İslam iktisadı alanında yürütülen çalışmalar ödüllendirildi. İslam İktisadı Tez Ödülü  “Budgetary Impacts of Zakat Potential and Tax Reforms in Türkiye: An Islamic Economics Perspective” başlıklı  teziyle Dr. Safa Yıldıran’a verildi. Çalışma, modern devletlerin artan sosyal, ekonomik ve politik sorumlulukları karşısında kamu gelirlerinin sürdürülebilirliğini İslami iktisat perspektifinden incelemektedir. İslam İktisadı Uygulama Ödülü Finans Genç Projesi ile ÖNDER İmam Hatipliler Derneği’ne verildi. Ödülün layık görüldüğü proje, gençlerin İslami finans üzerine çalışarak bu alanda bilinç kazanmalarını ve uluslararası piyasalara uyumlu İslami finans ürünü ortaya koyacak isimlerin yetiştirilmesini hedefliyor. Entegrasyon odaklı yaklaşım benimseyen bu proje, klasik İslam finansı ile çağdaş finansal teknoloji (fintech) öğelerini birleştirmeye çalışıyor. İslam İktisadı Araştırma Ödülü sosyal bilimler alanında çok önemli ve rağbet edilen bir dergi olan Religion dergisinde yayınladığı “Maqāsid al-Sharī ‘a in Islamic Finance: A Critical Analysis of Modern Discourses” başlıklı makalesiyle Doç. Dr. Necmeddin Güney’e verildi. Söz konusu çalışma, makasıda dair literatürdeki niteliği çalışma boşluğunu doldurarak literatüre özgün bir katkıda bulunmaktadır. İslam İktisadı Katkı Ödülü ise Prof. Dr. Hamdi Döndüren’e verildi. Ödül sahibi, Türkiye’de İslam hukuku (fıkıh / şer’î hukuk) ile İslam iktisadı / finansı alanları arasında köprü kuran, bu iki disiplinin kesişim noktalarında özgün katkılar sunan ve İslam İktisadı ve Finansı alanında uzun yıllardır öne çıkan kilit isimlerden biridir.Zirvede Katılım Finans Öne ÇıktıZirve boyunca düzenlenen panellerde, katılım finans sektörü farklı açılardan incelendi. Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Katılım Finans Dairesi Başkanı Dr. Tarık Akın,” Varlık eşitsizliği, gelir eşitsizliğinden farklıdır ve ekonomik ile toplumsal düzeyde ciddi sorunlara yol açarak büyümeyi olumsuz etkiler.” dedi. Türkiye Katılım Bankaları Birliği Genel Sekreteri İsmail Vural, Katılım finansın önümüzdeki dönemdeki en büyük ihtiyacının; engelleri aşarak bütüncül bir ekosistem inşa etmek olduğunun altını çizdi. Türkiye Katılım Bankaları Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Fatma Çınar ise, “İslami finansın gelişimi için en önemli adım, sistemin işleyişini doğru anlatmak ve farkındalık oluşturmaktır.” dedi.Sebelas Maret Üniversitesi’nden Prof. Dr. Tastaftiyan Risfandy, faiz temelli finansal sistemlerin, yüksek gelirli ve düşük gelirli bireyler arasındaki ekonomik uçurumu derinleştirdiğini vurguladı. Hamad Bin Khalifa Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ahmet Faruk Aysan İslam iktisadının yalnızca Müslümanlara özgü konularla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda uluslararası ekonomik meseleleri de kapsaması gerektiğinin altını çizdi. Guidance Capital’den Dr. Mohamad Hammour ise “Bu zorlu dönemde, ihtiyaç yalnızca Müslümanlara özgü değil; tüm insanlık için İslam İktisadı’na yöneliktir.” dedi.