Logo

Hakan Sarıbaş ile İktisat Söyleşileri

Kategori: Diğer Tarih: 28 Ekim 2018

Konuşmacılar

Etkinlik Detayları

Özet

Ekonomik sistemler, belirli bir coğrafi bölgede bir toplum içerisindeki kaynakların dağıtımı ve bu dağıtım sonucunda ortaya çıkan ürün ve hizmetlerin üretim ve dağılımını kapsamaktadır. İktisadi kurumlar, birimler, karar-alma süreçleri, teşvik mekanizmaları, kaynakların dağıtım süreçleri, tüketim biçimleri vb. konuların nasıl olacağını nasıl olacağını belirleyen iktisadi sistemler içerisinde geliştiği toplumun değerlerinden bağımsız ele alınamaz. Sömürgecilik, emperyalizm ve ardından küreselleşme gibi dünya ölçeğinde etkili olan etmenler sebebiyle, iktisadi hayatı kendi değerleri doğrultusunda yaşama imkânını büyük ölçüde kaybetmiştir. Bütün bu etmenlere karşı halen en güçlü sesi ve potansiyeli temsil eden İslam ise insanlığa ‘insan’ gibi bir yaşam sunabilme teklifi ve iddiasını her zaman olduğu gibi sürdürmektedir.
Değişimin bir kural haline geldiği modern dünyada ekonomi ile birlikte birey ve kurumların değerleri de dönüşürken, olumsuz gidişata tepki gösterip daha adil ve ahlâklı bir dünya özlemine dair ekonomik arayışların da süreklilik kazandığı bir gerçektir. Oldukça köklü bir geçmişe sahip İslam ve onun öngördüğü iktisadi değerler de barındırdığı yüksek potansiyelle adalet ve ahlâk arayışında güçlü bir ses olarak kendisini gösteriyor. Sosyal ve kültürel açıdan bu potansiyelini tarihi boyunca gösteren ‘eskimeyen bu yeni ses’, 20. yüzyılın son dönemleriyle birlikte ‘İslam iktisadı’ adı altında ekonomik hayatta da açılımlar getirmeyi amaçlıyor. Finans alanında yoğunlaştıkça kapitalizm ve ana akım iktisat biliminin değerleriyle daha fazla iç içe geçip saflığını yitirme riskiyle karşı karşıya kalan bu ses, ahlâk ve zihniyet anlamında ise henüz pratikte çok fazla karşılık bulamamakla birlikte daha adil bir dünya özlemi için potansiyelini koruyor.
Modern dönemdeki serencamının dışında, tarih boyunca İslam’ın öngördüğü değerlerin benimsenmesi ve uygulanması sonucu, yüzyıllar boyu İslam’ın hayatın her yönünü kuşatan bütününün bir veçhesini teşkil eden iktisadi hayat tecrübesinin de İslam iktisadının tarih sahnesindeki varlığı açısından önemli bir delil olduğunu kabul etmek gerekir. Sosyalizmin çöküşünden sonra hâkimiyet sahasını daha da genişleten kapitalizm gerek sahip olduğu değerler, gerek mevcut değerleri kendi değerleri yönünde dönüştürme eğilimi ile Müslümanlar için de önemli bir tehdit oluşturmaktadır. İşte tam bu noktada, sahip olduğu değerler ışığında bir iktisadi hayat yaşama özlemi ve arzusu duyan Müslümanların, bu yöndeki tahayyüllerini 20. Yüzyılda bir sisteme dönüştürme fikri ve girişimi ile ortaya çıkan İslam iktisadı; Kur’an-ı Kerim ve Resulü Ekrem’in (sav) Sünneti çerçevesindeki değerleri ve üzerine bina edildiği İslam hukuku çerçevesinde bütün insanlığa iktisadi hayatı ‘insanca’ yaşamayı teklif etmektedir. Bu yönüyle, tarihsel süreçte bütünün içerisindeki bir cüz açısından köklü; modern dönemdeki cüz’i varlığı açısından ise gelişimine temel amacı doğrultusunda devam etmeye çalışan bir yapıdan bahsettiğimizi söyleyebiliriz.
İslam İktisadı fertlerin Allah’a (cc.) ve topluma karşı yükümlülüklerine uygun bir şekilde ihtiyaçlarını karşılamak için mevcut kaynakların alım satımına dair şer’î hukukun hüküm ve kurallarının bilinmesi, uygulanması ve bu kuralların uygulanması sonucunda ortaya çıkan davranış ve politikalarının iktisadi etkilerinin incelenmesi çabasını kapsamaktadır. Bu çabanın sistematik bir şekilde ortaya konulması, her tutarlı bilgi bütününün sahip olması gerektiği gibi elzem niteliktedir. Bu sistematiğin bir bölümünü teşkil eden sistem perspektifi ise İslam iktisadı ile ilgili bağımsız fakat birbirleriyle ilgili meselelerin bütünsel bir çerçevede ele alınmasına imkân vermektedir.
Türkiye’deki İslam iktisadı çalışmaları açısından önemli bir isim olan Prof. Dr. Hakan Sarıbaş’ın 20. Yüzyılın ikinci yarısından beri gelişen literatür çerçevesinde İslam iktisadını bir sistem perspektifi ile değerlendireceği aylık söyleşileri Allah’ın izniyle her ayın son Cumartesi günü İKAM’da gerçekleştirilecektir.

İlgili İçerikler

İslami Sosyal Finans Bağlamında Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri

Marmara Üniversitesi İslam Ekonomisi ve Finansı Enstitüsü Öğretim Üyesi Dr. Saime Kavakcı’nın İLKE Vakfı İslam İktisadı Araştırma Merkezi için hazırladığı İslami Sosyal Finans Bağlamında Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri başlıklı rapor, sosyal finans kavramını İslami perspektiften ele alarak Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) ile ilişkisini değerlendiriyor.Raporda; sürdürülebilir kalkınma, kurumsal sosyal sorumluluk, etik bankacılık, mikro finans ve sosyal etki yatırımları gibi sosyal finansla bağlantılı konulara yer veriliyor. İslami finansın etik ilkeleri ile sosyal finansın kesişim noktaları analiz edilerek "İslami Sosyal Finans (İSF)" kavramı detaylandırılıyor.Özellikle Arap ülkelerinin SKH’lere yönelik performansı incelenerek, bu bölgelerdeki İslami finans uygulamalarının kalkınma hedeflerine katkısı değerlendirilmiş. Hem ülkeler hem bireyler ve kurumlar düzeyinde güçlü ve zayıf yönler analiz ediliyor.Sonuç olarak, İslami sosyal finansın sürdürülebilir kalkınmadaki potansiyelinden daha iyi yararlanılabilmesi için politika yapıcılara ve finans aktörlerine öneriler sunuluyor. Rapor, bu alanda çalışanlar için önemli bir kaynak niteliğinde.

27 Mayıs 2025

İktisat İzleme 2024 Rapor Sunumu

İKAM tarafından hazırlanan “İktisat İzleme Raporu 2024” 27 Mayıs'ta kamuoyu ile paylaşılacak.Doç. Dr. Ömer Faruk Tekdoğan editörlüğünde hazırlanan İktisat İzleme Raporu 2024, birçok başlıkta veriye dayalı analizlerle 2024 yılında yaşanan ekonomik gelişmeleri değerlendiriyor. 2024 yılında yaşanan ekonomik gelişmeleri derinlemesine analiz etmek ve Türkiye'nin ekonomik performansını daha iyi anlamak amacıyla hazırlanan İktisat İzleme Raporu yayınlanıyor.İktisat İzleme Raporu 2024, küresel ekonomideki gelişmelerden ulusal büyüme dinamiklerine, işgücü piyasasından gelir dağılımı ve yoksulluğa kadar geniş bir yelpazede ekonomik göstergeleri detaylı bir şekilde ele alıyor. Çeşitli başlıklarla Türkiye ekonomisini analiz eden Rapor, Türkiye'nin mevcut ekonomik yapısını anlamanın yanı sıra, sektörel bazda değerlendirmelere ile önemli bulgular sunuyor.İktisat İzleme Raporu 2024, 17 farklı analiz yazısıyla makroekonomik değerlendirmelerde bulunmanın yanı sıra piyasalar ve ekonomik unsurlar üzerine kapsamlı analizler sunuyor.İKAM, bu yeni raporla Türkiye ekonomisini temel göstergeler ve uzman görüşleri perspektifinden izlemeye devam ediyor.Kayıt olmak için:

Finansal, Ekonomik ve Fıkhi Boyutlarıyla Boykot Raporu Paneli Gerçekleşti

İLKE Vakfı İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) tarafından hazırlanan “Finansal, Toplumsal ve Fıkhi Boyutlarıyla Boykot” raporu, düzenlenen etkinlikte tartışıldı. İsrail'in Filistin'deki işgaline karşı yükselen boykot hareketleri ele alındı. Raporda boykot, ahlaki bir sorumluluk ve stratejik bir duruş olarak değerlendirildi.Etkinlikte, İsrail’in Filistin’de sürdürdüğü işgal politikalarına karşı dünya genelinde artan boykot hareketlerinin değerlendirildiği raporun bulguları kapsamlı biçimde tartışıldı. Programın açılışında konuşan İLKE Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Sait Öner, bu çağda boykotun yalnızca bireysel bir tepki değil, aynı zamanda vicdani bir sorumluluk ve stratejik bir duruş olduğunu ifade etti. Öner, şu ifadeleri kullandı:“Boykot, sadece tüketimden kaçınmak değil, adaletin sesi olmak demektir. Bu rapor, bu sesi veriye dayalı bir zeminle güçlendirmeyi amaçlıyor.”Küresel düzeyde çok büyük bir imtihandan geçildiğini vurgulayan Öner, boykotu tarihi bir güç olarak tanımladıklarını ifade ederek şunları söyledi:“Boykotu hem pasif hem aktif direniş, hem ahlaki hem vicdani bir sorumluluk olarak kabul ediyoruz. Bizlerin adil şahitliğimizin yanında, Gazze’deki bu soykırımın, bu hunharca saldırıların bittiği günlere de şahit olarak ulaşmayı Allah’tan diliyorum.”Etkinlik, rapor yazarlarından Doç. Dr. Yusuf Erdem Gezgin’in konuşmasıyla devam etti. Gezgin konuşmasında boykotun İslam hukukundaki yeri ve meşruiyetine değinerek, “Boykot, zulme karşı durmanın bir gereği olarak İslam düşüncesinde karşılık bulur. Ahlaki sorumluluk, hukuki sınırların da ötesindedir,” dedi.Ardından Araştırma Görevlisi Safa Yıldıran, dünya genelinde İsrail işgaline karşı uygulanan boykot örnekleri ve bu hareketlerin küresel etkilerini ele alan bir sunum gerçekleştirdi. Panelde Çok Boyutlu Değerlendirmeler YapıldıEtkinliğin panel bölümünde, raporu kaleme alan isimler boykotun farklı boyutlarını akademik veriler ışığında değerlendirdi. Moderatörlüğünü Dr. Yunus Emre Aydınbaş’ın yaptığı panelde;Prof. Dr. Faruk Bal, “İslam tarihinde ekonomik harp ve boykotun yeri” konusunu ele aldı.Dr. Burak Doğan, “Boykotun finansal tablolar ve hisse senedi performanslarına etkisi” üzerine veriye dayalı bir sunum gerçekleştirdi.Dr. Ozan Maraşlı ise “Türkiye’de boykotun firma satışlarına etkisi” üzerine değerlendirmelerde bulundu.Panelde ayrıca, küresel boykot hareketlerinin ekonomik sonuçları, Türkiye’deki boykot algısı, katılım dinamikleri ve sürdürülebilir boykot stratejileri üzerine öneriler de tartışıldı.