Logo

Osmanlıda Para Vakıfları ve Nakit İşletme Yöntemleri

Özet

Osmanlılar 15. yüzyıldan itibaren sultan, vezir, şeyhülislam gibi gelir düzeyi yüksek devlet adamlarının kurdukları gayrimenkul vakıflarına ilaveten, zengin olmayan kesimlerin küçük nakdi birikimlerini vakfa dönüştürebilecekleri hukuki düzenlemelerle, vakıf kültürüne yeni kurum ve uygulamalar ilave ettiler.

Para vakfı denen bu yeni vakıf türüyle mütevazı bütçeye sahip kişilerin de hayır yapmalarına imkân sağlandı. Diğer yandan faizin yasak olduğu bir toplumda kredi arzının genişletilmesiyle, bireylerin küçük ölçekli tüketim ve üretim için ihtiyaç duydukları finansman sağlanmış oldu. Dönemin fakihleri arasında meşruiyeti ve nakit işletme yöntemleri tartışmalara konu olsa da nihayetinde fıkhi prosedürlere riayet etmek şartıyla, para vakıfları ve nakit işletme yöntemleri meşru kabul edildi. Para vakıfları öncesinde İslam toplumlarında insanların finansman ihtiyacını giderecek kurumsal bir yapı yoktu. İnsanlar nakde sıkıştıklarında bu ihtiyaçlarını karz-ı hasenle, bulamadıkları takdirde ise bey‘ bi’l-vefâ veya bey‘ bi’l-istiğlâl usulleriyle gidermeye çalışıyorlardı. Ancak bu işlemleri yapabilmek için bir gayrimenkule sahip olmak gerektiğinden, toplumun her kesimi bu işlemlerden yararlanamıyordu. Para vakıflarının kurulmasıyla bu kurumlar toplumun her kesimi için bir nevi finansman mekanizması işlevini de yerine getirmişlerdir. Ancak burada faizin yasak olduğu bir toplumda finansman kurumu olarak para vakıflarının sermayelerini hangi yöntemlerle işlettiği sorusu gündeme gelmektedir.

Bu soruya para vakıflarının muhasebe kayıtlarından hareketle cevap verecek olursak muamele-i şer‘iyye, istiğlâl ve ferâğ bi’l-istiğlâl yöntemleriyle işlettiklerini söylemek mümkündür. Her ne kadar bazı vakfiyelerde vakfın sermayesinin mudârebe veya bidâa gibi usullerle işletilmesinden bahsedilmiş olsa da bu usullerin mütevelliler tarafından hiç kullanılmadığı anlaşılmaktadır. Zira bu usuller diğerlerine nazaran daha riskli ve uzun zamanlı olmaları hasebiyle vakıfların ihtiyaçlarını giderme ve hizmetlerini yerine getirme hususunda elverişli değildiler. Buna ilaveten para vakıflarının, tüketimin yanında küçük çaplı üretimi de finanse ettikleri vakidir. Sonuç olarak para vakıflarının İslam toplumlarında insanların finansman ihtiyacına kurumsal bir zemin sağlamaları hasebiyle de önem arz ettiklerini söylemek mümkündür.

İlgili İçerikler

"Finansal, Toplumsal ve Fıkhi Boyutlarıyla Boykot" (İngilizce) Raporu

Boycott movements, initially driven by individual consumer choices in response to Israel's ongoing actions in Gaza, have evolved into potent instruments capable of transforming the global economy. The report, “The Financial, Social, and Fiqh Dimensions of Boycotts”, prepared by the Research Center for Islamic Economics (IKAM) under the ILKE Foundation, offers a comprehensive analysis of the financial, social, and jurisprudential aspects of boycotts.The report delves into the consequences of these movements on financial markets, corporate balance sheets, and global trade, while also assessing them within the framework of Islamic law. It provides detailed insights into both the broader impacts on major corporations and sector-specific evaluations.Key Insights from the Report Include:✔️ The economic implications of global boycott movements✔️ The historical context of boycotts in Islam and their jurisprudential assessment✔️ Public perceptions of boycotts in Türkiye and participation dynamics✔️ The impact of boycotts on corporate sales✔️ A financial analysis of boycott effectiveness based on stock market performanceThis in-depth report shows how boycotts can be harnessed as a tool of economic influence and offers practical steps to turn them into sustainable, long-term strategies.

28 Ekim 2025

13. İslam İktisadi ve Finansı Zirvesi

İLKE Vakfı İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) tarafından düzenlenen 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi, Vakıf Katılım ana sponsorluğunda ve Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD), Anadolu Ajansı (AA), Türkiye Katılım Sigorta, Khamd Bin Khalifa University, İktisat Vakfı ve Boğaziçi Üniversitesi’nin değerli katkıları ve işbirlikleriyle 28 Ekim 2025 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilecektir.Geçtiğimiz yıllarda yalnızca akademik sunumların yapıldığı İslam İktisadı Atölyesi, 2024 yılı itibariyla İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi olarak devam etmektedir. Bu yıl 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi yine araştırmacılar, akademisyenler, kamu ve özel sektör çalışanlarını bir araya getirerek, İslam İktisadı ve Katılım Finans ile ilgili güncel çalışmaların paylaşılmasını ve tartışılmasını hedeflemektedir.Program öğlene kadar aynı salonda icra edilecek, öğleden sonra ise genel salon ve akademik salon olmak üzere iki ayrı oturum olarak devam edecektir. Genel salonda sektörün öncü kuruluşlarının, finans sektörü içerisindeki mevcut durumlarını açıklayıcı sunumlar gerçekleştirilecektir. Önceki atölyelerde yer alan bildiri sunumu oturumları ise bu yıl akademik salonda icra edilecektir.Akademi ve sektör oturumlarıyla gerçekleşecek olan İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi, hem akademisyenlerin hem de sektörün önde gelen isimlerinin İslam iktisadı ve finansı konularını ve mevcut durumlarını derinlemesine tartışılabileceği uzun soluklu oturumların gerçekleşmesine imkân sunacaktır. Böylece akademi ve sektör arasındaki işbirliklerini destekleyici ve uyumu artırıcı fırsatların ortaya çıkması amaçlanmaktadır.Ayrıca İslam İktisadı Ödülleri 2025 de 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesinde sahiplerini bulacaktır.Kayıt için:

2025 Yılı İslam İktisadı Ödülleri Sahiplerini Buluyor!

İLKE Vakfı İslam İktisadı Araştırma Merkezi (İKAM) tarafından düzenlenen ve İslam iktisadı düşüncesini hem teorik zeminde hem de pratikte ilerletmeyi hedefleyen İslam İktisadı Ödülleri, 2025 yılında da yenilikçi ve öncü çalışmaları ödüllendirerek sektöre katkı sağlamaya devam edecektir. 2018 yılından bugüne her yıl verilmekte olan bu ödüller, araştırma, uygulama, katkı ve tez kategorilerindeki bilimsel ve pratik katkıları desteklemekte, ayrıca alandaki özgün çalışmaları öne çıkarmayı amaçlamaktadır.Alınan başvurular, jüri tarafından titizlikle değerlendirilecek ve ödül sahipleri belirlenecektir. İslam İktisadı Ödülleri 2025 bu yıl da Ekim ayında İstanbul'da düzenlenecek olan 13. İslam İktisadı ve Finansı Zirvesi'nde sahiplerini bulacaktır. Zirve, yerel ve uluslararası birçok değerli katılımcıyı bir araya getirecek, İslam iktisadi ve finans alanındaki en son gelişmeler üzerine kapsamlı tartışmalar sunacak bir platform oluşturacaktır.Başvurular için son tarih 30 Eylül 2025’tir.Kayıt için: