Logo

Müslüman Dünyadan Fikri Birikimler Bülteni Şubat 2022

Kategori: Diğer Raporlar Tarih: 31 Mart 2022

Özet

İLKE İlim Kültür Eğitim Vakfı olarak Müslüman toplumların gündemini meşgul eden güncel konulardan ve fikri birikimden Türkiye’yi haberdar etmek üzere Müslüman Dünyadan Fikri Birikimler bültenini aylık olarak yayımlıyoruz. Şubat ayı itibariyle bültenimizi yenilenen içeriğiyle istifadenize sunuyoruz.

 

Müslüman Dünyadan Fikrî Birikimler Bülteni, 43 ülkeden yaklaşık 200 sivil toplum, araştırma ve düşünce kuruluşunun yazılı ve sözlü faaliyetleri tarayarak hazırlıyoruz. Nitelikli içeriğe sahip olan faaliyetler “Kültürel Çalışmalar”, “Temel Hak ve Özgürlükler”, “Strateji ve Enerji Çalışmaları” ve “Toplumsal Refah” bölümleri etrafında sınıflandırılarak raporluyoruz. Bültende içeriğinde dört bölümün aylık olarak değerlendirme analizi, bülten bağlamında hazırlanan bir tematik yazı ve infografik mevcuttur.

 

Bültenin bu ayki sayısında “Filistin Uluslararası Toplumun Neyi Olur?” başlıklı bir tematik yazı yer almaktadır. Bu yazıda Uluslararası Af Örgütü’nün şubat ayında yayımladığı İsrail’in Apartheid Rejimi: Filistinlilere Yönelik Irksal Ayrımcılık ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar başlıklı rapor değerlendirilmiştir. Temel ve Hak Özgürlükler bölümünde Uluslararası Af Örgütü’nün İsrail’i apartheid rejimi ilan eden raporu ve bununla ilgili değerlendirme yazıları yer almıştır. Strateji ve Enerji bölümünde öne çıkan temalar Rusya ve Ukrayna krizi ve bu krizin enerji güvenliğine olan etkileri olmuştur. Toplum Refah Bölümünde Afganistan’daki yoksulluk, gıda güvenliği ve dijital ekonomi gibi konular yer almıştır. Kültürel Çalışmalar bölümünde eğitim, İslâm etiği ve genetik tartışmalarının İslâm hukuku açısından değerlendirilmesi ön plana çıkmıştır. Bu bölümde dikkat çeken başka bir çalışma Endonezya’da “Metaverse’de Sanal Hac Hukuku” hakkında yayımlanan fetvadır.

 

Öne çıkanlar bölümünde Arap Politika Çalışmaları ve Araştırmaları Merkezi tarafından yayımlanan “Rusya, Ukrayna ve NATO: Savaşa Giden Yoldan Kaçınmama Kararlığı Üzerine Düşünceler” başlıklı araştırma makalesi ayrıntılı olarak incelenmiştir. Bu ay öne çıkan kurum Lübnan Politika Araştırmaları Merkezi ayrıntılı olarak tanıtılmıştır.

 

Bültenin okuyucuları ve ilgililerine yararlı olmasını temenni ediyoruz. 

İlgili İçerikler

Hukuk İzleme Raporu 2024

Hukuk, ülkenin gündeminde her zaman kendine yer bulan, toplumun bütün kesimlerini ilgilendiren ve yaşamın her alanında etkisini hissettiren bir alan olarak varlığını sürdürüyor. Hukukta yaşanan gelişmeler, reformlar, tartışmalar ve kurumsal düzenlemeler toplumsal, iktisadi ve siyasi dönüşümlerin en görünür yansımalarını taşıyor. Bu çerçevede hazırlanan Hukuk İzleme Raporu 2024, Türkiye’de hukuk sisteminin yıllık panoramasını disiplinlerarası bir bakışla sunuyor. Hukukun toplumsal, siyasal ve iktisadi boyutlarını bir arada ele alarak, adalet sisteminin güncel sorunlarını görünür kılıyor ve çözüm odaklı bir değerlendirme zemini oluşturuyor.Toplumsal Düşünce ve Araştırmalar Merkezi (TODAM) tarafından hazırlanan bu rapor, hukuk sisteminin yapısal işleyişini, temel hak ve özgürlüklerin korunma düzeyini ve adaletin kurumsal kapasitesini veriye dayalı biçimde analiz ediyor. Yargı bürokrasisinden yüksek yargı organlarına, insan haklarından ceza ve hukuk yargısına, idari yargıdan alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerine kadar geniş bir alanı kapsayan rapor, adli istatistikler ve güncel gelişmeler üzerinden hukuk alanının genel görünümünü ortaya koyuyor. Beş yıldır düzenli olarak yayımlanan bu rapor, hukukun toplumsal işlevini görünür kılmayı, güncel tartışmalara ışık tutmayı ve Türkiye’de hukuk gündemine dair kalıcı bir hafıza oluşturmayı amaçlıyor.Yönetici Özetini Buradan Okuyabilirsiniz

24 Aralık 2025

Türkiye’de Hukuk Sisteminin Güncel Tablosu: Hukuk İzleme Raporları Ne Söylüyor?

İLKE Vakfı Toplumsal Düşünce ve Araştırmalar Merkezi (TODAM) tarafından 2019 yılından bu yana düzenli olarak hazırlanan Hukuk İzleme Raporları, Türkiye’de hukuk sisteminin işleyişine ilişkin veriye dayalı, karşılaştırmalı ve uzun soluklu bir izleme çerçevesi sunmayı amaçlamaktadır. Adli istatistikler temelinde hazırlanan bu raporlar, hukukun yalnızca normatif boyutunun yanı sıra yargı pratiğini, kurumsal kapasiteyi ve yapısal eğilimleri de görünür kılmaktadır. Bu program, Hukuk İzleme Raporu 2024’ün Ankara’daki rapor lansmanının ardından İstanbul’da gerçekleştirilecek tamamlayıcı ve tartışma odaklı bir buluşma olarak tasarlanmıştır.Programda, raporun temel bulguları aktarılmakla birlikte Hukuk İzleme çalışmalarının neden sürdürüldüğü, hangi ihtiyaca karşılık geldiği ve nasıl bir yöntemle yürütüldüğü de bütünlüklü biçimde ele alınacaktır. Bu yönüyle program, hukuk alanında süreklilik arz eden izleme çalışmalarının nasıl bir bilgi üretimi sağladığını ve bu bilginin kamusal tartışmalara nasıl taşınabileceğini ele almayı hedeflemektedir. Programa katılmak için:

Türkiye’de Ebeveyn İzni ve Çocuk Bakım Politikaları TODAM Seminerinde Ele Alındı

Toplumsal Düşünce ve Araştırmalar Merkezi (TODAM), çalışma hayatı ile aile yaşamı arasındaki dengenin sosyal politika açısından taşıdığı kritik önemi ele alan bir seminere ev sahipliği yaptı. İLKE Vakfı merkezinde gerçekleştirilen “İş-Yaşam Dengesi: Türkiye’de Ebeveyn İzni ve Çocuk Bakım Politikaları” başlıklı programda, ebeveyn izni düzenlemeleri, çocuk bakım hizmetlerine erişim ve demografik dönüşüm güncel veriler ışığında tartışıldı.Seminerin konuşmacısı olan Dr. Öğr. Üyesi Nurgün Kul Parlak, TODAM tarafından yayımlanan İş-Yaşam Dengesi Bağlamında Ebeveyn İzni ve Çocuk Bakım Hizmetleri başlıklı analiz raporundan hareketle, Türkiye’de iş ve aile yaşamının uyumlaştırılmasına yönelik mevcut politika çerçevesini kapsamlı biçimde değerlendirdi. Parlak, iş-yaşam dengesinin refah, fırsat eşitliği, bakım politikaları ve sosyoekonomik uyumla birlikte ele alınması gereken yapısal bir mesele olduğunun altını çizdi.Konuşmasında özellikle 0-2 yaş grubunda çocuk bakım hizmetlerine erişimin son derece sınırlı olduğuna dikkat çeken Parlak, arz yetersizliği, yüksek maliyetler ve güçlü toplumsal normların bu alandaki temel engeller arasında yer aldığını vurguladı. Türkiye’nin son on yılda doğurganlık hızının en sert düştüğü ülkeler arasında yer aldığını belirten Parlak, bu eğilimin tersine çevrilebilmesi için iş-yaşam dengesi politikalarının bütüncül biçimde yeniden kurgulanması gerektiğini ifade etti. Ebeveyn izinleri ve çocuk bakım hizmetlerinin uzun vadeli demografik sürdürülebilirliği de doğrudan etkilediğini dile getirdi.Seminerde ayrıca, çalışma hayatı koşulları, bakım emeğinin hane içindeki paylaşımı, ebeveynlerin istihdam tercihleri ve çocuk bakım hizmetlerinin kurumsal kapasitesi çok boyutlu bir perspektifle ele alındı. Program, kamu, sivil toplum ve akademi dünyasından katılımcıların katkılarıyla iş-yaşam dengesi alanındaki politika açmazlarını ve çözüm arayışlarını tartışmaya açtı. Etkinliğe İstanbul Vali Yardımcısı Sayın Okan Leblebicier’in yanı sıra kamu kurumları, akademi ve sivil toplum kuruluşlarından çok sayıda temsilci katıldı. Sunumun ardından gerçekleştirilen değerlendirme ve soru-cevap bölümünde Türkiye’de ebeveyn destek politikalarının geleceğine ve sosyal politika tasarımına ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu.