Müslüman Dünya, Batının Paradigmalarını Sahiplenmek veya Mutlak Karşı Olmak Zorunda Değil

01 Haziran 2023

Wadah Khanfar, “Muslims amidst a Transforming Multipolar World” başlıklı seminerde uluslararası sistemde değişen güç merkezlerinin Müslüman dünya üzerindeki etkilerini ve bu dönüşen çok katmanlı sistemde Müslüman dünya için yeni bir strateji imkanını değerlendirdi.


İLKE Agenda seminerleri kapsamında konuşan Wadah Khanfar, Amerikan hegemonyasının zayıfladığı, Avrupa’nın yüz yıl öncesinden farklı olduğu, mevcut sistemin eksikleri giderecek kapasiteye sahip olmadığını söyledi. Böylesi bir zamanda ideali düşünmemizin imkânlarının var olduğunu öne süren Khanfar, Ortadoğu özelinde Müslüman dünyanın Batının paradigmalarını sahiplenen veya buna mutlak karşı durmak zorunda olmadığını vurguladı.

 

Ulus devletin ötesinde düşünmek gerektiğini ve ümmet kavramının Müslümanların inşa ettiği bir marka olduğundan bahseden Khanfar, bu kavramın sistem içinde doğru bir düzlemde ele alınması gerektiğini ifade etti. Ortadoğu’da kademeli bir entegrasyon süreci ile ABD, Çin ve Rusya’ya karşı küresel güçlerden bağımsız bölgesel koalisyonlar kurulması gerektiğini vurgulayan Khanfar, Avrupa Birliği’nin ümmet konseptine benzer bir yapı oluşturmasına rağmen Müslümanların bunu tahayyül bile edemediğini sözlerine ekledi.

 

İslami değerleri insani değerlere dönüştürerek küresel seviyeye çıkarılması gerektiğini dile getiren Khanfar, İslami değerlerin pratikte de kullanışlı olduğunu ve Peygamberin yalnızca Müslümanlara değil bütün bir insanlığa merhamet olarak gönderildiğini belirterek konuşmasını sonlandırdı.

Toplumsal Düşünce ve Araştırmalar Merkezi TODA tarafından İLKE Agenda kapsamında yoğun bir katılımla düzenlenen seminerin sonunda Khanfar’ın “İlk Bahar: Hz. Peygamber (sav)’in Hayatına Dair Stratejik ve Siyasi Bir Okuma” kitabı 5 katılımcıya hediye edildi.

ÜYE KURULUŞLARIMIZ

ARAŞTIRMA MERKEZLERİMİZ